Peygamberimiz Buyurdularki Birbirinize Temiz agiz ile Dua edin. Bizde Sayfamizi ziyaret edenlere ve bu bölümü ziyaret edenlerin kendilerinin Ruhaniyetine, geçmislerinin Ruhuna Yasin Okuyup hediye ediyoruz Tikla, ya sende oku yada okunmus Yasinlerden Nasibini Al
Ves selâmu aleyye yevme vulidtu ve yevme emûtu ve yevme ub’asu hayyâ
Meryem Suresi - 33
Ve in min ehlil kitâbi illâ le yu’minenne bihî kable mevtihî, ve yevmel kıyâmeti yekûnu aleyhim şehîdâ
Nisa Suresi - 159
Sadakallahul Aziym
MEALI ve KISA TEFSiRi:
Selam ve Kutlama Dogdugum günde ve öldügüm günde ve yeniden dirildigim ve yaşadigim günlerde hep benimledir.
Meryem Suresi - 33
Ehli kitaptan olanlardan, daha O ölmeden önce ona tabi olup iman etmeyeni kalmaz.
Ve Kıyamet günüde herkes onlarin imanina,şahid olurlar. Yani bütün herkes , Ehli Kitabin hepsinin onun vesilesi ile imana erdiklerine şahid olurlar.
Meryem Suresi - 33 ve Nisa Suresi - 159
Allahümme Salli ala Muhammedin ve ala eeli Muhammed,
Hüver Rasul Raufurrahim.
Allahümme Salli ala isa ve ala eeli isa,
Hüver Rasul Ruhul Kerim.
Bel Hüve
Raufur Rahman Raufur Rahim
Bel hüve Yüb asül Hayye, Hüvel Mehdi,
Imamül Mü ' minune vel Mü ' minin vel Cemeatül Mühtedin.
Allahim Muhammede ve Ehline (yani yolundan gidenlere) selam söyle bizden.
O Peygamber ki Merhametlilerden de cok merhametliydi.
Allahim isa ya ve Ehline (yani yolundan gidenlere) selam söyle bizden.
O Peygamber ki Yüksek bir Ruh Sahibiydi.
Bilakis O öldü ve yeniden dirildi ve yaşamakdadir, işde o Mehdidir,
Hem iman eden erkeklerin, hem iman eden kadinlarin, hemde sonradan dogru yolu bulup, imana eren ehli kitabin, yani Mühtedin cemeatinin, imami, reisi yol gösterenidir.
O Hem Muhammeddir hem isadir, Hem de ikisinin birleştigi yer olan Mehdidir
İz kâletil melâiketu yâ meryemu innallâhe yubeşşiruki bi kelimetin minhu, ismuhul mesîhu îsebnu meryeme vecîhan fîd dunyâ vel âhırati ve minel mukarrabîn.
Ve yukellimun nâse fîl mehdi ve kehlen ve mines sâlihîn.
Sadakallahul Aziym
Alimran Suresi 45 - 46
Ve Kuranda Mehdi gecmiyor diyen ahmaklar, bu ayetin son kisminda gecen mehdi kelimesi degilde, mühdü kelimesimi, ahmak hocalar a angut insanlar, hani gecmiyordu, kiskancliginizdan gecmiyor diyorsunuz degilmi.
Ve yukellimun nâse fîl mehdi...
Bu ayette buyruldugu üzre
Ayetin Meali:
Ve melekler Meryeme geldiler ve dedilerki: Ey Meryem Allah sana onun sakladigi kelimeleri müjdeliyorki, o Mesihdirki (Meshedicidirki) yani elinde kuvvet olandir (ayni matrixdeki Neonun elinin kurşunlari dahi durdurdugu gibi ,trinitiyi yeniden dirilttigi gibi) onun eli kutsaldir meshedici eldir ki, o meryemin oglu isadir, ve (iki cihandada) dünyadada ahirettede, Allah a yakin olanlardandir.
ve o insanlarla, mehdi icin, (mehdiye tabi olmalari icin) onlara girtlaklarindan seslenir.
ve derki O (Mehdi) Salihlerdendir. "yahutta o en sonunda ahirzamanda salihlerden birisi olarak ve mehdi olarak dünyaya gelir ve insanlara seslenir onlarla konuşur, onlari hidayete, dogru yola cagirir.
burdaki kehlen kelimesi, girtlak oldugu gibi, birde mikrafon manasindadir, yani mikrafondan seslenir, insanlarla konuşur demekdir.
yani heleat demek kücük dil demek ve sondaki münnes te olunca heleah veya sondaki müennes h de düşünce helee kücük dil demek ve keheleat veya kehle demek işde kücük dil ile konuşmak demekdir. ve kehl kopf yine almancadada konuşurken bogazda inip cikan girtlak cikintisina verilen isimdir yani böylece bütün manalari toplayinca bu dahi megafon veya mikrafon manasini verir.
bizim köyün yakinindaki karadirek kasabasindan gelen bir adam vardi, ve sigara icmekden girtlak gtimiş, ses telleri gitmiş ve konuşur gibi yapiyor, fakat ses telleri zarar görünce yani girtlak gidince konuşamiyor ses cikmiyor. ve ona doktorlar bir adet ses yükseltici mikrofon ve ona bagli pilli haporler olan cihaz vermişler, ve konuşmak istedigi zaman mikrafonu ses tellerinin üstüne tutuyor, ve böylece ses tellerinin titreşimini, yani yaydigi frekansi mikrafon yükseltip, hoparlorden, kelimeler olarak, ses olarak veriyor, ve böylece girtlakdan konuşmuş oluyordu. ve burda anlaşilcagi üzere kehle kelimesi, yani girtlak demek, ve yine onlarla insanlarla kehle ile konuşur tekalüm eder demek, işde böyle ses frekanslari ile konuşur, yani ses frekanslarini, sese ceviren alet ile konuşur, yani mikrafonla ve hoparlorlerle onlara seslenir, ve Allahin yoluna davet eder demekdir.deyip bu meseleyi geciyoruz.
Alimran Suresi 45 - 46
Bu dünya hep bana dünyasi olmuş! ve adam kabeye gidiyor, haciya gidiyor, ya cocugu olmuyor, ya cocugu hasta, ya kendisi hasta ya sökel, bir derdi varda, öyle Allah demeye, kitap demeye, peygamber, kabe demeye başlamiş, yoksa derdi, ne kabe, ne Allah, nede peygamber. derdi kendi derdi veya hastaligi, veya fabrika kurcak veya evlencek bir derdi var yani ondan Allaha rüşvet teklif ediyorki bak hacca gittim sende benim şu işimi gör yani rüşvetci müslüman, hani müslümanda denirse ona yani,
yine evliyaya gider yine durum ayni ya karidan muzdarip ya kocadan muzdarip, ya ondan ya bundan bir derdi var da, o kapidan meded bekler, keramet mucize bekler. ve yine rüşvetci bak ben seni ziyaret ettim sende kerametli bir evliya isen göster kermetinide beni bu dertlerden kurtar diye evliyaya tekkeye veya türbelere gider, derdi yine Allah derdi islam derdi hak davasi degil, yani afedesiniz boktan dünyanin boktan davasidir.
ve Böyle davasi bile hak davasi olmayan birilerinin derdi ne ise, davasi o iken
Rabbimiz bir kudsi hadisde buyuruyorki:
اَناَ عِنْدَ ظَنِّ عَبْدِى بِى1
"Ben kulumun zannı üzereyim. Beni nasıl tanırsa öyle muâmele ederim."
Peygamber (sav) : “Kul ne hal üzere ölürse o halde dirilecektir.” Buyurmuştur.
Bir hadislerinde de: “Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle dirilirsiniz” buyurmuştur
Cenab-ı Allah bir kutsi hadiste şöyle buyurur:
- “Ben kulumun zannına göreyim. Beni nasıl düşünürse ben öyleyim. O beni andıkça ben onunla beraberim. O beni içinden anarsa ben de onu öylece anarım. O, beni bir topluluk içinde anarsa, ben de onu daha hayırlı kimseler arasında anarım.”
(Buhari, Tevhid:35)
Hacca gidipte Kabeye türbe muamelesi yapanlarin alacagida, Allahdan: ne zannetinde ne buldun olur.
Öyleyse herkes menfeat dünyasinin esirleri olduysa halis kullar azaldi demekdir ve
Maksadi hak davasi, hak Tealanin rizasi olmayanlarin Riza makamina ulaşmalari mümkünmüdür. bugünün müslümaninin kildigi namaz bile, Allaha rüşvet namazi, bak ben namaz kiliyon, sende bana falan ver filen ver diye hemen ardina dualari döktürürler. falan ver filan ver, falani kahret, filani zengin et, falan filen dolu dualar, iki rekat namaz icin bircok istek dua.
Peygamber Efendimiz (asm.), ölüm döşeğinde olan bir gencin yanına girdi ve ona, "Sen kendini nasıl buluyorsun?" diye sordu. Genç, "Ben Allah' ın affını umarım Yâ Resûlâllah! Ve günahlarımdan da korkarım." dedi. Bunun üzerine Resûlâllah buyurdu ki,
"Bu vakitte herhangi bir kulun kalbinde bağışlanma umudu ve günah korkusu birleşince, mutlaka Allah o kuluna dilediğini verir ve onu korktuğu azabından emin kılar." (Neseî, Zühd: 31)
Kul yâ ıbâdiyellezîne esrefû alâ enfusihim lâ taknetû min rahmetillâh, innallâhe yagfiruz zunûbe cemîân, innehu huvel gafûrur rahîm.
Ve enîbû ilâ rabbikum ve eslimû lehu min kabli en ye’tiyekumul azâbu summe lâ tunsarûn.
Sadakallahul Aziym
Zümer Suresi 53 - 54
Meali: Ey gücünü Allah yolunda sarfeden Allahin kullari, Allah a karşi kötü kanaat beslemeyin, Allah günahlarin tümünü affedendir, Cünkü o cok merhametli ve bagişlayicidir.
Rabbinizi bulup ona baglanin, "Enibu daki Nabe:göbek bagina denilirki, yani rabbiniz demek terbiyet edeniniz rububiyet edeninize, sizi doguran ananiza ondan da önce, dogrurtan babaniza demekdir. ve böylece onun anasi, onun babasi onunda anasi babasi ,... Hz. Ademe variriz. Hz. Ademi de halkden, ilk halkeden Rabbimiz, ve Adem aleyhisselamin göbek bagi baglancak bir anasi babasi yok, ordan ilerisi artik Rabbimizin kudret eli.
ve ayetin devami ve ona teslim olun, ve öyleki onlara veya ona bir azap gelmeden önce baglanip teslim olun, yoksa sonra size yardim bile edilmez demekdir.
yani işde bu günün insanlari icin, Rabbimizi türbeci başi olarak kullanmayin demekdir, bir başka manadada.
ve yine şeytanin ahirzman tuzaklarindan biriside gecen sene eurovison şarki yarişmasini Avusturyali bir kadin kazandi, ve yüzüne sakal biyik yapan bir kadin, yani dönmeleri desteklemek icin yaptigini söyledi.
ve böylece nasil bir akim başlatti şeytan aleyhillane, bazilarini travesti dönme yapti, yapmadiklarinida şimdi, kadinlari erkek sifatina sokarak, sakalli kadin, sakalli biyikli kiz yapip böylece, oglancilarin sapik ilişki yapanlarin, kadinla birlikte olurkende, kadinin sakalli ve biyikli olmasi ile, sanki erkekle, yani oglanla birlikte oluyormuş fantezisi icinde bilikte olmasini düşündürmüş oldu. ve böylece
büsbütün bir sapikliga müsade edilmiş oldu. ve şeytan, yeni gencleri insanlari bu yoldan kandircaginin sinyalini vermiş oldu.
ve
“Resûlullah (s.a.v.), kadınlaşan erkeklere ve erkekleşen kadınlara lânet etti. "
"Resûlullah (s.a.v.), kadınlara benzemeye çalışan erkeklere ve erkeklere benzemeye çalışan kadınlara lânet etti."
(Buhari, Libâs 61)
"Resûlullah (s.a.v.), kadın gibi giyinen erkeğe, erkek gibi giyinen kadına lânet etti."
(Ebû Dâvûd, Libas 28; bk. Ahmed İbni Hanbel, Müsned, 2/325)
Hadiste geçen “lanet”, Allah'ın rahmetinden uzaklık ve mahrum olmak demektir.
Eğer bu benzeme olayı dini literatürde “hünsa” denilen ve yaratılışta var olan bir benzeme ise, kişiler bundan sorumlu değildir. Çünkü bu, insanların iradesi dışında bir olaydır.
Ancak, bilerek - konuşmada, gülmede, hareket etmede, davranış biçiminde, giyimde, kuşamda - erkek ve kadının birbirine benzemeye çalışması, lanete müstahak edecek bir davranıştır.
(bk. Nevevî, Müslim/Selam, 32. hadisin şerhi)
Eger insanlik buraya dogru bir kayma yapip, yönünü kadinlaşan erkekler, ve erkekleşen kadinlara dogru tuttuysa, vay insanligin sonuna, yani demek olurki insanoglunun babasi ve ilk örnegi Hz. Ademdi, ve ve ademler ve babalar tükenir biterde, havvalar ademlige soyunursa insanlik soyu tükenmiş olur.
ve sonunda o hadisde buyrulan da hayat bulur ve
Rasûlullah sallallâhu aleyhi ve sellem buyurdular ki:
“Muhakkak ki insanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki, o vakit kişi altından sadaka ile (çarşı Pazar) dolaşır da bunu kendisinden sadaka olarak kabul edecek tek kişi bulamaz. O zaman, tek bir erkeğe kırk tane kadının tâbi olduğunu ve kadınların çokluğu ve erkeklerin azlığı sebebiyle ona sığındıklarını görürsün.”
(Buhari, Zekât 9; MüsIim, Zekat 59)
ve yine yalancilar sahtekarlar dogru adamlar olarak bilinir olmuş , ve makbul insanlar haline gelmiş günümüzde, bu hususdada peygamber buyuruyorki:
“Öyle bir zaman gelecek ki doğru söyleyenler yalanlanacak, yalancılar ise doğrulanacak. Güvenilir kimseler hain sayılacak, hâinlere güvenilecek. İnsanlardan şâhidlik etmeleri istenmediği halde şâhidlik edecekler, yemin etmeleri istenmediği halde yemin edecekler,” (Taberâni, XXIII, 314)
Rabbim, Ahirzaman fitnelerinden ve belalarindan, mümin kullarini ve, Mehdi cemeatini muhafaza buyursun.
Amiyn
Elfatiha maassalavat.
Vaazi mp3 olarak indirmek icin linke sag tikla farkli kaydeti sec