Thread Rating:
  • 14 Vote(s) - 2.93 Average
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
KUR’ÂN’IN TEMEL KONULARI BÖLÜM3
#1
Dini-1 
KUR’ÂN’IN TEMEL KONULARI

Kur’ân okumalarının bir başka şekli de mukabele olarak asr-ı
saadetten bize intikal etmiştir. Mukabele bir kişinin Kur’ân
okuyup diğer kişi ya da kişilerin onu dinlemesi ve okuduğunu
kontrol etmesidir. Bu şekilde hem Kur’ân nüshaları hem de oku-
nan Kur’ân her defasında yeniden kontrol edilir, okuyan ya da
dinleyenler hatalarını düzeltir. Mukabele, Hz. Peygamber (a.s.)
döneminden gelen bir gelenektir. Asr-ı saadette Peygamberimiz
her sene Cebrail ile Kur’ân ayetlerini ve surelerini mukabele
ederlerdi. Bazen Peygamberimiz okur Cebrail dinler, bazen de
Cebrail okur Peygamberimiz (a.s.) dinlerdi. Hicretin 10. yılında
Peygamberimiz (a.s.) ömrünün sonuna yaklaştığını hissetmişti ya
da bu ona bildirilmişti. O sene Cebrail ile iki defa Kur’ân’ı mu-
kabele etmişlerdi. Bu son mukabele idi. Bu şekilde Kur’an karşı
tarafa arz edildiği için buna mukabele veya muaraza denilmiştir.
(Bk. Buhari, Fedailü’l-Kur’ân, 7; Ahmed, II/399; VI/282)
Kur’an sürekli okunması, mukabele ve müzakere edilmesi,
üzerinde düşünülmesi gereken bir kitaptır. Zira Kur’ân’daki her
cüz sanki müstakil bir kitaptır ve farklı konular ile insanlardaki
iman, ibadet ve ahlak bilincini yenilemekte, güçlendirip diri tut-
maktadır. Elinizdeki bu çalışma da Kur’ân okumalarında faydalı
olması ve bir takva (sorumluluk) bilinci kazandırması için her
cüzden 3 temel konu seçilerek oluşturulmuştur. Kur’ân okurken
bitirilen cüzden sonra o cüzdeki temel konuları/meseleleri ve
mesajları yeniden hatırlamak ve genel hatlarıyla anlamak/müza-
kere etmek hayatımızı ve toplumları değiştirecektir. Bu nedenle
camide ya da evde her cüz okumalarından sonra söz konusu
cüzle ilgili bölümün bu eserden okunması ve müzakere edilmesi
güzel sonuçlara yol açacaktır.
Kur’ân’ı her okuyuşta ya da her hatimde; farklı gözle ve he-
defle okumak tavsiye edilir ki hem okuyucunun zihni diri kalsın
hem de her okuyuşta Kur’ân’ın farklı bir yönünü keşfetsin.

ON BİRİNCİ CÜZ
(s. 201 - 220)


Mümin; hatada ısrar etmeyen, her zaman
Müslümanca duruşu olan ve şahsiyetli bir
hayat yaşayan insandır.

On birinci cüzde; Tövbe suresinin son tarafı ve Yunus suresi-
nin tamamı bulunmaktadır. Bu kısımdaki 3 konu (mesaj):

1. TÖVBE

Tövbe Etmek ve Hatadan Dönmek Erdemli Bir Harekettir
Tövbe suresinin son tarafında tövbe ve istiğfar konusu iş-
lenmektedir. Bir peygamberin, müşrikler için istiğfar etmesinin
ve af dilemesinin doğru olmadığı belirtilmektedir. Bununla ilgili
olarak Hz. İbrahim üzerinden örnek verilmektedir. Çünkü o da
kâfir olan baba(lığı) için istiğfar etmişti. Allah ise muhacir, ensar
ve diğer samimi müminlerin dua ve istiğfarlarını kabul etmek-
tedir. Bu bağlamda Tebük savaşına keyfi katılmayan, ama sonra
çok pişman olup tövbe eden 3 sahabinin durumu hatırlatılır. Bir
aydan daha fazla süre devam eden bu tövbe/pişmanlık süreci,
toplumsal tepki ve yeryüzünün onları daralttığı bir dönemde
tövbelerin kabul edilmesi ve 3 sahabinin kurtulması bizim için
önemli bir örnektir (Tevbe, 9/118). Rıyazü’s-Salihin isimli hadis ki-
tabının başındaki Tövbe bölümünde, tövbe eden bu 3 sahabinin
ilginç hikayesi ile ilgili rivayet aktarılır (Buhari, Megâzi, 80; Müslim,
Tevbe, 53). Mutlaka oradaki bu olay gibi çok farklı tövbe olayları
okunmalıdır.

2. MÜSLÜMANCA DURUŞ

Kur’ân’dan ve Peygamberlerden Öğrenmek
Bu cüzde Yunus suresi de bulunmaktadır. İlk kısmında Hz. Pey-
gamber’in Mekke’deki risalet çalışması, insanları tevhide çağrışı
ve onların tepkileri karşısında sergilediği Müslümanca duruş
anlatılmaktadır. Burası aslında bütün davetçiler için önemli bir
bölümdür.

3. ŞAHSİYETLİ OLMAK

Peygamberlerin Hayat Tarzı (Sünneti) Budur
Yunus suresinin ikinci bölümünde ise Hz. Yunus’un da içinde
bulunduğu önceki 3 peygamberin tevhid çağrısı, risalet çalışması
ve cahiliye toplumu karşısında sergiledikleri duruşları anlatılır.
Bu tevhidi duruşun bütün peygamberlerin sünneti (hayat tarzı)
olduğu hatırlatılır ve bütün davetçilere bir mesaj verilir.

ON İKİNCİ CÜZ
(s. 221 - 240)


Peygamberler gibi; insanlar tevhid, risalet
ve ahiret inancına davet edilmeli, hayatın tüm
zorluklarına karşı da sabredilmeli/dirençli
olunmalıdır

On ikinci cüzde; Hud suresinin 1. sayfası dışındaki tamamı
ve Yusuf suresinin ilk yarısı bulunmaktadır. Yunus, Hud, Yusuf,
İbrahim, Hicr sureleri aslında Elif-lam-ra (الر) ile başlayan sureler
serisidir. Bununla belki de bu 5 surenin konu bütünlüğüne/bir-
liğine dikkat çekilmekte ve dikkatli okunması gerektiği mesajı
verilmektedir. Bu kısımdaki 3 konu (mesaj):

1. PEYGAMBERLERİN MÜCADELESİ

Peygamberler Tevhid, Risalet ve Ahiret’le İlgili Bilgi Verirler
Hud suresinin girişinde (tebliğ edilmesi emredilen) tevhid, ri-
salet ve ahiret ile ilgili konular aktarılır. Bu girişten sonra önceki
ümmetlere gönderilen peygamberlerin tebliğ sırasında yaşadığı
olaylar (Yunus suresindeki kaldığı yerden) anlatılmaya devam
etmektedir; orada peygamberlerin kavmi ile ilk iletişimleri/teb-
liğleri ve kavimlerinin tepkileri anlatılırken, bu surede ise olay-
ların devamında tebliği reddeden ve peygamberlere savaş açan
o kavimlerin helakı açıklanmaktadır. Hz. Nuh ve kibirli kavminin
helak oluşu (Hud, 11/25-49), Hz. Hud ve hilekâr kavminin helak
oluşu (Hud, 11/50-60), Hz. Salih ve zalim kavminin helakı (Hud, 11/61-
68), Hz. Lut ve ahlaksız kavminin helakı (Hud, 11/77-82), Hz. Şuayb
ve sahtekâr kavminin helakı (Hud, 11/61-68), Hz. Musa ve kendisini
putlaştıran zalim Firavun ile mücadelesi ve zalimlerin sonu (Hud,
11/96-101) anlatılmakta; “Kesinlikle zalimlere meyletmeyin..” (Hud,
11/113) emri ve “Rabbin yaptıklarınızdan gafil değildir” (Hud, 11/123)
hatırlatması ile sure sona ermekte; Muhammed ümmetinin aynı
hatalara düşmemesi istenmektedir.

2. HAYATIN ZORLUKLARI

Sabretmek Gerekir
Bu cüzde Yusuf suresinin ilk kısmı da bulunmaktadır. Yusuf
suresinde sadece Yusuf peygamberin hayatı baştan sona anlatıl-
makta, başka bir yerde Hz. Yusuf ile ilgili bir bilgi verilmemek-
tedir. Sure Hz. Yusuf’un gördüğü bir rüya ile başlar. Bu rüya ile
babası Yakup Peygamberin küçük Yusuf’a sevgisi daha da artar.
Bunu kıskanan kardeşleri küçük Yusuf’tan kurtulmak isterler ve
onu bir kuyuya atarlar. Oraya su ihtiyaçları için uğrayan kervan-
daki kişiler kovalarını sarkıtınca onu bulup kurtarırlar, ancak
Mısır’a götürüp orada köle olarak satarlar.

3. SUÇSUZ OLANLAR KURTULUR

Temiz Halleri Ortaya Çıkar
Hz. Yusuf’u satın alan kişi Mısır’ın üst seviyede yöneticisi olan
bir azizdir. Eşi ile birlikte Yusuf’u büyütürler. Ancak Yusuf güzel
bir genç olunca Aziz’in hanımı tarafından rahatsız edilir ve ka-
dının yararlanma isteği etrafta duyulunca o dönemdeki skandalı
önlemek için; suçsuz olduğu halde Hz. Yusuf’u hapse atarlar.
Çünkü sonuçta o ellerindeki bir köledir ve hiçbir kıymeti yok-
tur. Hapiste Hz. Yusuf iki kişi ile tanışır. Bir gün o ikisi bu temiz
gence gördükleri ilginç rüyalarını anlatırlar. Hz. Yusuf rüyalarını

38 | KUR’ÂN’IN TEMEL KONULARI

tabir etmeden önce onlara tevhid inancını anlatır, İslam’ı tebliğ
eder. Sonra bu rüyayı; o iki kişiden birisinin hapisten kurtulup
kralın yakın adamı olacağı, diğerinin ise asılıp idam edileceği
şeklinde tabir eder ve yorumlar. Daha sonra olaylar bu şekilde
gelişir. Kurtulan kişi kralın yakın adamı olur ve Hz. Yusuf’u unu-
tur. Yıllar sonra kralın gördüğü bir rüyayı kimse tabir edemeyin-
ce, o kişinin aklına zindandaki Hz. Yusuf gelir ve onu çıkartırlar.
Hz. Yusuf bu rüyayı ileride gelecek ve yedi yıl sürecek büyük
bir kıtlık ile tabir eder. O kıtlığa hazırlık yapılması gerektiğini
söyler. Bunun üzerine Hz. Yusuf, kral tarafından Mısır’ın eko-
nomisi ile ilgili olarak görevlendirilir ve büyük hazırlıklar başlar.
Bu dönemde Aziz’in karısı da vicdan azabından dolayı Yusuf’un
suçsuz ve temiz olduğunu itiraf eder…( Sonraki gelişmeler ve
olaylar bir sonraki 13. cüzde devam etmektedir.)
'
ON ÜÇÜNCÜ CÜZ
(s. 241 - 260)


Önemli Olan Şahsiyetli Bir Müslüman
Olarak Yaşamak Zorluklara Karşı Sabretmek
ve Direnmektir

On üçüncü cüzde; Yusuf suresinin son yarısı, Ra’d ve İbrahim
surelerinin tamamı bulunmaktadır. Bu kısımdaki 3 konu (mesaj):

1. SABRIN SONU

Sabreden Kurtulur/Başarılı Olur
Yusuf suresinin son kısmında Mısır ve Ortadoğu’da gerçekle-
şen bir kıtlıktan bahsedilir. Kıtlığa hazırlıksız yakalanan insanlar
Filistin tarafından Mısır’a gelip yiyecek talebinde bulunurlar.
Gelen kişiler arasında Hz. Yusuf’un kardeşleri de vardır. Ancak
Yusuf Peygamber onları affedip yiyecek vermiş, babalarıyla be-
raber Mısır’a gelmelerini ve yerleşmelerini istemiştir. O sıralar
Yakup peygamber üzüntüden gözleri görmüyordu, oğlu Yusuf’un
gömleği gelince onu gözlerine sürdü, Allah’ın izni ile gözleri
açıldı ve görmeye başladı. Sonra hep beraber Mısır’a gittiler.
Yusuf Peygamber’in yanına gelince hepsi ona saygı için eğildiler
(Yakup peygamber ve 11 oğlu). Böylece Hz. Yusuf’un küçükken
gördüğü rüya gerçekleşmiş oldu. Surenin sonunda Hz. Yusuf’un
bir konuşması ve duası bulunmaktadır (Rad, 13/100-101). Yusuf suresi
ile Allah Mekke’de zor durumda olan Hz. Muhammed ve asha-
bına moral vermekte, ileride gerçekleşecek olan hicret ve dev-
lete hazırlamakta, onların da Hz. Yusuf gibi başarılı olacaklarını
müjdelemektedir.

2. GÜÇLÜ MÜMİN

Allah’a İtaatle Güçlenmek
Sonra Ra’d suresi başlar. Burada Kur’ân’ın güç ve kudret sahibi
Allah’tan geldiği ve O’nun gücünün; yerlerin ve göklerin yaratı-
lışı ve sistematik işleyişinde, diriliş, ilim, gök gürültüsü (ra’d) ve
meleklerin itaatinde görüldüğü zikredilir, insanlar iman ve itaate
davet edilir ve kalplerin Allah’ın zikri ile mutmain olacağı açıkla-
nır (Rad, 13/28). Burada ayrıca güçlü müminin sıfatları da zikredilir:
a. Onlar ahitlerinde dururlar,
b. Allah’ın emrettiği ilkelerden ayrılmazlar,
c. Sabrederler,
d. Namaz kılarlar,
e. İnfak ederler,
f. Kötülüğü iyilikle silerler,
g. Risalete de her zaman tabi olurlar (Rad, 13/19-33).

3. PEYGAMBERLERİN DURUŞU

Güçlü Şahsiyetler/Örnek İnsanlar
Bu cüzde ayrıca İbrahim suresi bulunmaktadır. Kitabın ve pey-
gamberin rehberliği anlatılmakta; Hz. Musa, Nuh, Ad ve Semud
kavimlerinden örnekler verilmektedir. Ümmetlerin bir kısmı da
peygamberlerini reddetmiş, ülkelerinden sürme veya öldürme
ile tehdit etmişlerdi. Aynı şeyler Hz. Muhammed ve ashabı için
de söz konusuydu (İbrahim, 14/3-34). Surenin sonunda ise Hz. İb-
rahim’in uzun ve güzel bir duası bulunmaktadır (İbrahim, 14/35-41).
'
ON DÖRDÜNCÜ CÜZ
(s. 261 - 280)


Hayatınızın değerlenmesini istiyorsanız
Allah’ın emrettiği gibi yaşayın. Mazlumlara
karşı mütevazı, zalimlere karşı cesur olun.
Peygamberler gibi dik durun ve eğilmeyin.
(
On dördüncü cüzde; Hicr ve Nahl surelerinin tamamı bulun-
maktadır. Bu kısımdaki 3 konu (mesaj):

1. HAYATI ALLAH İÇİN YAŞAMAK

O’nun İstediği Gibi Bir Mümin Olmak
Hicr suresinde genel olarak Allah için yaşamak ve mücadele
etmek konusu işlenmektedir. (Hicr: Mekke’nin kuzeyinde Semut
kavminin yaşadığı bir yerdir). Bu sure Kur’ân’ın rehberliği ile
başlamaktadır; sonra tarihte tevhid ve şirk mücadelesi özetlen-
mekte, peygamberle mücadele edenlerin akıbetleri açıklanmak-
tadır: Hz. Adem ve şeytan mücadelesi (Hicr, 15/52-84), Hz. İbrahim
ve azap meleklerinin diyaloğu (Hicr, 15/52-60), Lut kavminin hela-
kı (Hicr, 15/61-77), Şuayb peygamberin kavmi Eyke’nin helakı (Hicr,
15/78-79) ve Semut kavminin yurdu Hicr ve helakı (Hicr, 15/80-84)
anlatılmaktadır.

2. MÜMİNLER MÜTEVAZI VE CESURDURLAR

Sonra Hicr suresi şu güzel mesajlarla tamamlanmaktadır:
İnsanlara güzel davran, Kur’ân’ı tebliğ et, onların elindeki güç
sizi etkilemesin, müminlere şefkatli davran, müşriklere aldır-
ma, Rabbini tesbih et ve O’na secde et, ölünceye kadar ibadete
devam et (Hicr, 15/85-99).

3. PEYGAMBERLERİN TEBLİĞİ

Onlar Gibi Tebliğe Devam Etmek ve Sıkıntılara Sabretmek
Gerekir
Burada ayrıca Nahl suresi de bulunmaktadır. Bu surede; tev-
hid inancıyla ilgili yoğun bir tartışma ortamı oluşturulmakta;
vahiy gönderen Allah, kâinatın ve sizin yaratıcınız-Rabbiniz olan
Allah’tır (Nahl, 16/1-34). Müşrikler tek Tanrı olan Allah’a ortak koş-
tukları için yeryüzünde büyük bir fitneye sebep olmakta ve
hadlerini aşmaktadırlar (Nahl, 16/35-47). Siz Hz. İbrahim (a.s.) gibi
olun, tebliğe devam edin ve sıkıntılara sabredin. Takva ve ihsan
sahibi olun (Nahl, 16/120-128).
'
ON BEŞİNCİ CÜZ
(s. 281 - 300)


Bir mümin bulunduğu coğrafyada dinini
yaşamak ve onu tebliğ etmek için uğraşır,
gelebilecek her türlü sıkıntıya katlanır.

On beşinci cüzde; İsra suresinin tamamı ve Kehf suresinin ilk
yarısı bulunmaktadır. Bu kısımdaki 3 konu (mesaj):

1. ALLAH’IN DESTEĞİ

Tebliğe Devam Eden ve Sıkıntılara Sabredenlere Allah
Yardım Eder/Destekler
İsra suresinde Allah’ın sonsuz gücü anlatılmaktadır. Ayrıca
İsra (gece yolculuğu) mucizesi ile İslam’ın, önceki peygamberlere
gönderilen ilahî dinlerin devamı ve sonuncusu olduğu mesajı
verilmektedir. İslam, aslında Hz. Adem’le başlayan bir süreçtir.
O dönemde Mekke’de inşa edilen Kâbe, yeryüzünün ilk mabe-
didir. Daha sonra Kudüs’te Mescid-i Aksa inşa edilmiştir. Son
peygamberin gelişi ile İslam yeniden yeryüzüne Mekke’den ya-
yılmıştır. Bu açıdan Mescid-i Haram (Kâbe) ile Mescid-i Aksa
(Kudüs) arasında bir bağ bulunmaktadır (İsra, 17/1). Surede İsra
olayından sonra Hz. Musa dönemine geçilir. Çünkü o dönem
tarihin önemli kırılma noktalarından birisidir ve Hz. Musa’ya
gönderilen 10 emrin büyük bir bölümü bu surede âdeta yeniden
emredilir. “Allah’a şirk koşmayacaksın, öldürmeyeceksin, zina
etmeyeceksin, çalmayacaksın….vd.” (İsra, 17/11-54).

2. ALLAH İÇİN HİCRET

Surenin ikinci bölümünde Hz. Adem’in yeryüzüne inişi ve
şeytanın yeryüzündeki tuzakları anlatılıp (İsrâ, 17/61-67), ardından
hicret duası zikredilir (İsrâ, 17/80). Bununla sanki bir yıl sonra olan
hicrete bir hazırlık ve asıl imtihanın hicretten sonra başlaya-
cağına dair bir mesaj verilmektedir. Surenin son tarafında ise,
Hz. Peygamber’e ve Müslümanlara önemli uyarılar bulunulmakta
(İsrâ, 17/89-103) ve özellikle İsrailoğullarının bir araya geldikten
sonra yeryüzünde çıkaracakları ikinci büyük fitneye karşı ha-
zırlıklı olma uyarısı yapılmaktadır (İsrâ, 17/4-7, 104).

3. HİCRETLE BAŞARILI OLMAK

Ayrıca bu cüzde Kehf suresinin ilk yarısı bulunmaktadır. Surenin
başında bir grup inanmış gencin hicreti anlatılır. Sığındıkları ma-
ğarada kaderin tecellisi ile 309 sene uyutulurlar, sonra uyanırlar.
Uyandıkları yüzyılda ahiret ve dirilişe imanda bir zayıflık olsa ge-
rek ki, (özgürlüğe giden yolda) insanlara böyle bir “diriliş” örneği
gösterilir. 309 sene sonra bu gençler yeniden yeryüzüne gelirler.
Bu surede de Müslümanları (sahabeyi) hicrete hazırlama ve onlara
moral verme söz konusudur. Allah için hicret edenlerin başarılı
olacakları vurgulanır (Kehf, 18/9-31); Sonra Hz. Musa ve Hızır olayı ile
şer gibi görünen hadiselerin hayır olabileceği/hayırla sonuçlana-
bileceği ve biraz sabredilmesi gerektiği ifade edilir (Kehf, 18/60-82)

Kaynak :

Rıfat ORAL
Ankara - 2020
Diyanet YAYINLARI
KUR’ÂN’IN TEMEL KONULARI BÖLÜM3





Signing of RasitTunca
[Image: attachment.php?aid=107929]
Kar©glan Başağaçlı Raşit Tunca
Smileys-2
Reply


Forum Jump:


Users browsing this thread: 1 Guest(s)